Kamulaştırmasız El Atmaya Dair Bedelin Tahsili Davalarında Hak Düşürücü Süreler
Kamulaştırmaya ilişkin düzenlemelerden
ilki 31.8.1956 tarihli 6830 sayılı İstimlak Kanunu’dur. Bu
kanunda kamulaştırmasız el atmadan doğan davalar için herhangi bir hak düşürücü
süre öngörülmemiştir.
6830 sayılı İstimlak Kanunun ardından 12.1.1961
tarihinde kamulaştırmasız el atmayı düzenleyen 221 sayılı Amme Hükmi
Şahısları Veya Müesseseleri Tarafından Fiilen Amme Hizmetlerine Tahsis Edilmiş
Gayrimenkuller Hakkında Kanun yürürlüğe girmiştir. 221 sayılı Kanun’un
1. maddesinde “6830 sayılı İstimlak Kanununun yürürlüğe girdiği tarihe
kadar, kamulaştırma işlerine dayanmaksızın, kamulaştırma kanunlarının gözönünde
tuttuğu maksatlara fiilen tahsis edilmiş olan gayrimenkuller ilgili amme hükmi
şahsı veya müessesesi adına tahsis tarihinde kamulaştırılmış sayılır.”
hükmü yer almaktadır. Bu hükme göre 6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun yürürlüğe
girdiği 31.8.1956 tarihine kadar kamulaştırmasız el atma suretiyle idarenin el
koyduğu taşınmazlar, ilgili İdare adına tahsis tarihinde kamulaştırılmış
sayılmıştır. Aynı Kanun’un 4. Maddesinde “Gayrimenkulün bedelini dava hakkı
bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki sene sonra düşer.” hükmü
yer almaktadır. Bu madde hükmünden anlaşılması gereken, Kanunun ilk maddesine
göre ilgili amme hükmi şahsı veya müessessi adına tahsis tarihinde
kamulaştırılmış sayılan taşınmazlara ilişkin bedelin tahsiline ilişkin dava
hakkı, 221 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 12.1.1961 tarihinden itibaren iki
yıl geçmekle düşer. Daha açık bir ifadeyle 31.8.1956 tarihine kadar İdareler
tarafından kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el koyulan arazilerin İdare’den
bedelini tahsiline ilişkin dava açma hakkı 12.1.1963 tarihinde sona erecektir.
Burada kanunkoyucu 221 sayılı Kanun’la İdare tarafından 31.8.1956 tarihine
kadar kamulaştırma yapılmaksızın el atılan taşınmazlara ilişkin bedel
davalarını 12.1.1963 tarihinde sonlandırmak istemiştir. Yoksa 221 sayılı
Kanun’un amacı, 6830 sayılı İstimlak Kanunu çerçevesindeki tüm kamulaştırmasız
el atma üzerine açılacak olan bedelin tahsili davalarında süre aşımını 2 yılla
sınırlamak değildir. Netice itibariyle 221 sayılı Kanun’un uygulama
alanı 31.8.1956 tarihi ve daha öncesiyle sınırlıdır. Bu tarih ve sonrasında
6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun hak düşürücü sürelere yönelik hükümleri
yürürlükte olduğundan 31.8.1956 tarihi sonrasında idareler tarafından
gayrimenkullere kamulaştırma yapılmaksızın fiili el koymalarda, herhangi bir
hak düşürücü süre söz konusu olmaz.
Kamulaştırma müessesesiyle ilgili hâlen yürürlükte olan son Kanun ise 8.11.1983 tarihinde yürürlüğe giren 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’dur. Bu kanunun 40. maddesiyle 6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun yürürlükten kaldırılmıştır. Kamulaştırma Kanunu’nun 38. Maddesine göre kamulaştırmasız el atma nedeniyle maliklerin her türlü dava açma hakkı yirmi yılla sınırlanmıştır. Bu madde Anayasa Mahkemesi’nin 04.11.2003 tarihinde 25279 no’lu Resmi Gazete’de yayınlanan 2002/112 Esas, 2003/33 Karar sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının ileriye etkili olması nedeniyle 4.11.2003 tarihinden bu yana hukukumuzda kamulaştırmasız el atma üzerine açılacak olan bedelin tahsili davalarında herhangi bir hak düşürücü süre düzenlemesi yer almamaktadır.